Ben;
Senin olgunluğunu
Sen;
Benim çocukluğumu
Sevdin ..
Oysa sen çocuk ben olgundum!
"evet " diyordum "evet"
Her şeyine her haline
Kızsam da, isyan etsem de
Olgunluğumu seviyordum
Seni değil;
Biz'i seviyordum...
Bir sınıf öğretmenini sevdim
Işık olan güven veren barışçıl,
Bir öğretmeni sevdim
İçinden geldiği gibi seslenen
İçinden geldiği gibi davranan
Yürekli,
Okuyan, okutan ,ışık olan,
Araştıran,
Kendini seven bir öğretmeni sevdim
Ben miydim? Yoksa
Sevdiğimi sevdiğim öğretmenim benim ..
Arkadaşlığını sevdim, yoldaşlığını sevdim
Nasıl arkadaş oldun bana?
Nasıl rehber?
Anlayamadım!
Dostluğunu, barışlarını sevdim
Bir sınıfta tek yürek biz'i sevdim
Bir âlemde çok şey paylaştığım
öğretmenimi sevdim ..
Sen beni bile vurdun
Nasıl vurdun öyle
Yüreğinle vurdun, ezmeyi sevdin
Sevdiğinden ezdin
Ezilmedim inan ezilmedim
Beni vurmanla yıkılmadım
Güçlendim!
Vurdun işte on ikiden vurmuşsun
Vuruşun sayısı mı olur?
Vurulmuşum vurularak
Ölmemişim dirilmişim
Ayaktayım…
Sen beni bile vurdun
Ama
Haberin ola sen daha çok vurulmuşsun
Alnının ortasından değil?
Yüreğinin içinden vurulmuşsun...
..... Gibi yaşamak !!
Nasıl mı?
Tüketerek, eğlenerek
Bitirerek yaşamak
Başıboş, ayağı yok
Küpesiz cıngıl cıngıl yaşamak…
Burun kıvırarak tüm oryantallere!
Nasıl mı? İşte böyle
Algılamadan, anlamsızca
Boşça yaşamak
Düşünmeden, takmadan,
Vurulmadan, yaralanmadan
Hissizce yaşamak
Yaşamak denirse
Öyle yaşamak
.... Gibi yaşamak...
Çok şey ifade etmek!!!
Öyle biri olmalısın ki?
Çok şey ifade edebilmelisiniz
Nasıl mı?
Niçin mi?
Neden mi?
Diye düşünmeli karşındaki
Ohhhhh be demeli ohhhhh !!
Anlatabilmelisin kendini
Öyle konuşmadan da olmalı ..
Öyle anlam ifade etmelisin ki
Anlamalı seni karşındaki
Ama
Gerektiğinde de
Kullanmalısın dilini en güzel biçimde
Vurucu etkileyici sesini de katarak hani
İçinden geldiğince…