Kavgaya;
Omuz zorunla girdim
Bu kavgaya karşılıklı,
Ellerin ellerimin içinde,
Sen kendine çektin
Ben kendime çektim de
Bundan gerildik.
Ellerimiz iç içe karşılıklı,
Dolandık durduk...
Nane şekerleri verdik birbirimize
Ferahlattık,
Kandırdık mı yoksa?
Helal olsun.
Bu yaşam, bu kavga
Bu kadın hepsi sana
Helal olsun.
Yiğitliğimize, cesurluğumuza,
Dostluğumuza, sevdalarımıza
Helali hoş olsun...
SENİ...
Hayalime gömdüm seni,
Yüreğime, en derin köşeye
Umuduma gömdüm seni,
Gelincikler, papatyalar
Kır çiçekleri ektim
Her bir yanına...
Üzerime beyaz bir elbise
Dantellerle süslü her yanı
Başımda bir bebek şapkası,
Beyaz...
Seni;
Ziyarete geldim
Tüm saflığımla...
Elimde gümüşten bir tas
Su serpmeye geldim yüzüne ..
Hayalime gömdüm seni...
Ayağımda sallamaya geldim ninnilerle
Seni
Uyutmaya geldim...
Bir çocuk gibi şımartmaya geldim seni...
Bir UÇURUM...
Bir ses;
Seni çağırır gibi
Beni sesler gibi
Uzunca bir ağıt,
Bir yaşam...
Derin bir uçurum
Aşkımız sevdamız
Derin bir uçurum...
Eskiciye...
Eskimiş her şeyi
Atmak gerekiyor,
Eski dostlarımızı
Yüreğimize derin bir mahzene
Gömmek gerekiyor...
Yıllanması için,
Değerlenmesi için
Gömmek gerekiyor...
Öyle açım ki?
Dostluklara,
Sevgilere
Anlamlı tüm güzelliklere
Susamışım sen gibi...
Hadi gel o zaman
Çok bekletme,
Yoruldum, yorgunum
Doygunum sana,
Açlığım bilinmezliğine...
Denize...
Denizde;
Denizin ortasında
Bir de yağmur...
İkimiz senle
Sadece ikimiz...
Ormanda...
Bir ağaca yaslanıp şöyle
Derin bir nefes uzaklara...
Yüreğime baksam eğilip
Derinden...
Karşımda sen
Her zamanki gibi,
Bense yorgun yaşam yorgunu...