Bu yaşlarda dolaşıyorum, kendi bahçemde birde komşu bahçelerde... Kırklı yaşlarda insan bir kez daha mı doğuyor yoksa? Neden bu kadar hırçın, acımasız vede daha zoruz bu yaşlarda... Ya olacak ya olacak aksi imkansız diye inatlaşıp duruyoruz... Gençlerimizi alnından öpmek geliyor içimden o saf temiz duygularını içten güzelliklerini yaşamalarını istiyorum en güzel ve en temiz bir şekilde... Gençlerimiz daha sağduyulu, dürüst, yaşamayı seven ve duygu ile mantığın ortak noktası gibi geliyor ve onları sevgiyle kucaklıyorum... Genç insan temiz, duygu yüklü insandır ve yaşıda yoktur bence... Çılgın bir ortayaş grubu var ortada... panik içinde, şaşkın, korkak, zıvanadan çıkmış, yaşın geçmiş olduğunu içine sindirememiş mutsuz bir ortayaş grubu ortalarda yaşıyor... Ruhen genç ama bedenen yaşlılığa uzanan orta yaşa tek lafım var... Sakin olmaları, gerek yok bu kadar kargaşaya ömür için net bir zaman yok... İnsan yirmisindede ölebilir, yetmişindede... Yaşlanma psikolojisi üstelik evli, çol çocuğa karıştığımız bir yaşta yakalamış çoğumuzu... Bu yaş oldukça tehlikeli ve zor bir dönüm diyebili yorum ama sakince geçiştirilebilir fakat o kadar kolayda olmuyor hani... Bu yaşta erkek daha sapkın davranışlar içine giriyor kendince haklı olduğu gerekçeleriyle eşine yakınlarına bir hayli zorluklar getiriyor... Ama geçiyor işte her şey gibi geçsede izleri kalıyor derinden, yüzeyden... Kadınlarımız bu duyguyu daha hafif atlatabiliyor nedenmi? Daha toplum cu daha gelenekçi kadınlarımız... Daha farklı uğraşılarla geçirebiliyor zamanı... Kendi kabuğunda yada hücresinde saklı kendisiyle hapsoluyor ama kaybettiği çok şeyde olmuyor değil hani... Ama sapmış kadınlarımız beni daha çok yaralıyor... Kadın bel kemiği ailenin, ve güçlü olması gere ken en çokda kadınlar olmalı diyorum... Ekonomik özgürlük bu güçte önemli ama önemli olan beynen güçlü olabilmek diyorum... Bu yaşlar tehlikeli yaşlar... En çok zararı ailede çocuk alıyor ve etraftaki bilinçsiz gençlerde bunlardan payını alıyor bir şekilde... İsteğim duygular yaşanmalı ama etrafa en az zarar vererek yaşanmalı değilmi?? herkesin yaşama hakkı var, en çok da benim demeden eşit ve adil olanı yakalayabilmek güzeli... Gülümseyebilmek her tür pisliğe gülümseyebilmek zor iş ama zorundayız yaşıyorsakda... Aile sadece bireye bağlı bir kurum değildir çocuklarımızın çoğu şeyi öğrendiği bir değerdir aile ve geleceğin UMUDUdur çocuklarımız... Aileden alınan eğitimin çocuğun gelecekteki yaşamında ne kadar etkin olduğunu bilmeyen yoktur sanırım... Çocuğu anne yetiştirir diye bir zihniyet oturmuş toplumumuza... Hayır kesinlikle yanlış diyorum... Babanın rolü önemlidir ailede... Babanın çılgınlığından çocuk nasıl etkilenmez nasıl... Orta yaş erkeği çok duygusal bir çocuk diyebiliyorum aslında çocukluk hepimizin ruhunda vardır ama maskelerle örtmüşüz benimizi... Toplumuz böyle istiyor değerlerimiz unutulmamalıdır diyorum ve kutsal olan her şey dünyanın her toplumunda korunmakta ve değer olarak kalabilmektedir... Duygularımızı biraz içimizden yaşasak diyorum ne dersiniz? Boyumuzca çocuklarımızla içiçe yaşamak varken anlık heveslerimizi neden bu kadar ortaya atarız bilmem?? Okuduklarımdan hep şunu anladım kadın olun erkek olun, genç yada yaşlı yada çocuk dünyanın her yerinde İFFET diye bir kelime hep vardır... Ahlak kadar güzel ne olabilir ki??... Haklara saygım sonsuz ama birde bizde hakkı olanları düşünmeliyiz... Emeği geçenlere, dost larımıza, çocuklarımıza sorumluluk bilincimizle elimizden geleni yapmalıyız ben olmayıda biz olmayıda iyi bilmeliyiz! Aslında anlatmak istediklerimi tam anlatamadım ama "Şerefle bitirilmesi gereken en ağır görev HAYATTIR"... SÖZÜ ne kadar doğru değil mi?

Paylaş: